MAVİ'YE MEKTUPLAR 2 - NUR ÇETİNKAYA
MAVİ'YE MEKTUPLAR-2 Güneş, ışınlarını yeryüzünden çekeli bir saat olmuştu. Adımlarımı olabildiğince hızlı atıyordum. Buz gibi soğuk hava ıslak yanaklarıma vuruyor, tuzlu gözyaşlarımı kuruturken yüzümde keskin bir acı bırakıyordu. Mart ayı çetin geçiyordu yine her zamanki gibi. Baharın ilk ayı olmasına aldanılmamalıydı. İçimin yangınına tezat bir soğukluk… Omuzumda uzun siyah kabanın ağırlığının yanı sıra, bugün duyduklarımın ve olanların ağırlığıyla yanıyordu içim. Aklıma geldi yine. Sızı… Kalbimden parmak uçlarıma bir sızı yayıldı yine. Avuçlarımın içine batırdım tırnaklarımı, batırabildiğim kadar. Soyulursa soyulsun, kanarsa kanasındı avuçlarım. Ruhumdaki sızıya odaklanmaktansa avucumdak i sızıya odaklanmak daha makuldü benim için. Daha bir katlanılabilirdi. Sokağın köşesinden dönünce apartmanın bronz demir kapısı gözlerime ilişti. Eve bir an önce gitmek için can atan ruhumla eşdeğer daha da hızlandı adımlarım. Koşuyor muydum? Gibi… Elimi cebimden çıkar